20 Ekim 2008 Pazartesi

Aklımdan geçerken

Bugün akşama kadar eski bir dostu arayayım"diye geçirdim içimden. Akşam 18di ve işten çıkmıştır bari şimdi aryayım dedim.Bu arama isteği..geldi geldi gitti.
Bazen böyle anlarda arardım. Bu defa aramadım. dedim susayım. varsın olsun birşeyler..belkim o arar olunca içe doğan durumlar..
ben ermişim.
eminim.....

"Akılınızdan bile Geçirmeyin"


7 Ekim 2008 Salı

Lazım değil

Elveda rumeli dizisindeki konuşma tarzı -ne deniyor şive mi..evet o şive hoşuma gidiyor. İnsanın o köye gidesi geliyor. ama din ırk ve cisnsiyet ayrımcılığının böyle keskin,uzlaşmasız olmadığı bir zamanda gitmek..
belki vahide hala oradadır belki de zarife....
"lazim değil gelme"derler belki.."lazımdır gel" de...

uyandığında aklında kalan en son rüyadır

Sabah 09da uynadığımda aklımda şu rüya vardı.
Az önce "daha uyumak istiyorum sen yanımda öyle bekle "diyordum anneme ve annem yaşamımda hiç olmadığınca eğilip elini uzatıyordu şaçlarıma...

Safranbolu sadece ev değil.


Bu fotoğrafa bakarken öndeki ev değil taa karşıda tepede tek başına duran ağaca takıldı gözüm.
ve ben safranbolunun eski yerlesim yerinin en diplerine gittim. daracik sokaklara hendek başlarına.kanyon uçurumlarına...
kayaların koyaklarına baktım...
ve en çok da bu kente bile kendi kaba mimarisini dayatanlara şaştım.

4 Ekim 2008 Cumartesi

Zonguldak Gökgöl mağarası


Bu mağarayı tesadüfen öğrendik.Araba sürüyordum ve" gök göl mağarasına 1 km var" tabelasını gördüm.
İşte , doğa harikalarından birini daha görme fırsatımız oldu. 850 metresi geziye uygun hale getirlmiş,ancak 3bin metre uzunluğunda bir mağara imiş. Gökgölü ise 850 metrenin ilerisindeymiş. Ödenek ayrılmadığı için mağaranın daha ötesine gidilmiyormuş..
Çok merak ediyorum 850 metreden sonra da böyle hayranlık uyandırıcı sarkıtlar dikitler..suyun ve taştozunun yarattığı harikalar vaar mı,varsa nasıl...kayaların birbirine yaslanarak oluştırdugu koridor...hayranım sana taş toprak hayat...

Amasra 3 ekim 2008



Safranbolu Ve Amasra

Ben bu iki kentin ayni devasa yer kütlesi üstünde yer aldığını düşünüyorum.
400 yıllık geçmişi sadece evlerde aramak değildi amacım. Toprak da aramak...o belli tepelerin çöküntü yaptığı yamaçlara ve çukurlara yerleşirken insanlar neler düşünmüş olabilirler.
rüzgardan borandan kaçmak mı? bir sığınakmıydı kanyonun her iki yamacı...

safranbolunun eski yereleşim yerinin ortasında 1600lü yıllardan kalma bir camii var.Ama o da ne tam karşısına mimariyi tamamen bozan görüntüsü kaba devasa bir cami yapmış bizimkiler. İstanbulda park oteli görüntüsü nekdar abes ise oda orada öyle kalmış. daha küçük daha başka yere o dokuyu bozmadan yapılamaz mıydı....
Birde arbalara bir yere kadar sokulmalı.öteye geçmemeli. safranbolunun eski merkezi insan için çok uygun..insan için..

Amasranın üzerine oturduğu kaya kütlede böyle olmalı.Safranbolu işlenmiş Amasra olduğu gibi...

Kale yok edilmiş.Tamamen kar amaçlı yapılan evler ve buna izin verenler..ve kalenin makilerle kaplı taşlı ard taraflar tamamen pet şişelerle dolmuş..toplamaya kalktım,arkadaşım"bırak onları hengi birini toplayacaksın"dedi. belediye ,neden bir kişiyi göreevlendirip oraları temizletmez..neden..
bu güzelim yerleri temiz ve sakin yapmak zor değilki..

2 Ekim 2008 Perşembe

Erte le ME,şartlısı

Erteliyorum
Ellerime kalem tutuştur beni masa başına oturt...
bir sandalye çek veya
defterlermi getir sayfalarını aç
şuradan başla de. "şuradan başla" yazma ya..
hayat akıp gidiyor..
magaranın içine damlayan su 30 yılda minik bir sutun yapmış.
ben ise 3 yılda..
ama ertele me sem...
yapabilrim
tutarsan ellerimden.

Gideros diye bir yer


belleğimin bazı anıları sildiğini veya perdelediğini
fark ediyorum. Bir kısmını hatırlayıp bir kısmını unutmazdım yoksa..