6 Ekim 2023 Cuma

Midilli/Lesvos adası Ve Akçay

   Ne zaman Türkiye'den çıkıp adı batı olan bir yere gitsek kentler, deniz, nehir, sokaklar evler daha temiz, daha  gürültüsüz, İnsanlar size bn bn bakmıyor.. Trafik daha düzgün akıyor.  yollarda kasis yok. Şehir içinde ve dışında sıkça kaç km hızla gideceğiniz yazılı levhalar var.

Altınkum'da, İkizçay mahallesinde daracık sokaklarda bile  kasis var. Sürücülerin kurallara uygun taşıt kullanması için gerekli yasakları uygulamak yerine , kurallara uyan sürücüleri de zora sokan uygulamalar rahatsız cok edici.. Üstelik kasisler asfalt renginde olduğu için hız sınırını aşan için de caydırıcı olmuyor. Bunca kasise ragmen geçen hafta bir sürücü kediye çarpıp öldürdü.

Burada  güzelim dereler çplük gibi..sabah yürüyüşe çıkıyorum çpler nedeniyle huzurum kaçıyor. Edremit belediyesine yazdım geri dnüş alamadım.

.harfi bozuk

4 Ağustos 2023 Cuma

Koruk üzüm gibi

 Bir kedi ağlıyor sokağın sonunda 

gidecek öte bir köşe yok daha

tükendi buranın çiçekleri 

kurudu umudun yeşili...

     Bezdim bıktım insanın kötüsünden

     Ne acım acı  ne üzüntüm üzüntü

     Koruk üzüm gibi

    Günlerin rengi




Ard arda 3 gece rüya ve bellek

 Hep gördüğüm ve bir çok hastahanenin parcalarindan oluşan bir hastahanenin rampalı çıkıs tarafında ; hiç param yok bileyim yok,kimliğim yok eve nasıl gideceğim, diye aglamakliyim...Herkes mesaiden çıkıyor .  Arkamda biri  şaka yaptığını mi sanıyor ne elime eski kuruslardan 150 kuruş bırakıyor ve gider ayak bana dönüp gülüyor. Siyah kabanı ,elinde çantası arabasına gidiyor, beni eve götürecek tek kişi o ..rampanın başında bekliyorum...gelmiyor .

    Lanet olası caresizligiyle Meriçç ! Diye 3 kere sesleniyorum. Biri (GDHden Esved) niye ona dedin ki,diyor. Haklısın arabası olan tek kişi o..

     Bana bunu nasıl yaparsın gibi adını bağırırken bir yatakta dümdüz yatmış uyanıyorum ."iyi ki ruyadaymışım" diye seviniyorum. Ama gerçekte değil yine rüya içinde rüyadan...

      Neyse: Otobüs, biletsizlik, yanlış durak, köydeki eve bir türlü gidememek,.vb hep gordugumseyler

2*  20 yaşlarında bir erkek bir köpeğe eziyet ediyor. Biraz uzağındayım ve onu engellemeye çalışıyorum, yapma filan derken silah(tabanca) bana dogrultup ateş ediyor. Boynum sanıyorum.Sonra sol kolumdan vuruldugumu anlıyorum . Sinan ve Hamiye yardım ediyor. Kolumu sarıyor..

3*  Güzel bir kadin(Vilma alles miydi ona benziyor) Trabzonlu bir erkekle evliymis.  Köyde bir yerde( o bayirin başındaki evin oralarda) ..güya kadın başkasını seviyor diye Trabzonlu onu öldürecek miş..  

     Adam bir grup erkekle geliyor. Kadın gelinlikli- kaçmak istiyor ama biri engelliyor..vuruluyor. Çok üzülüyorum.

Kadın ölmemiş, yaralı bir tekerlekli sandalyede...kucağıma alıp taşıyorum.

  Sonra o yobaz kılıklı adama gidip ağzına burnuna pata küte vuruyorum. Seni sevmiyorsa ayrıl diyorum..ayrıntı çok..

    Güya beni de seviyormuş. Kalabalık içinde bana akma anlamasinlar, anlarlardı ben de hedefteymisim.. öyle 


13 Temmuz 2023 Perşembe

Biraz bekle sonra yazarsin

 "Çok tatlısınız" demişti.

  Sonra  tatlıdan tuzluya geçtigimi sandı 

  Ve bitirdik(m)

   Naif bir insandi, en bunalmış anda bile (yazmayı erteler) böyle yazmayabilirdi.

     Artık ona laf atmak bile bana iyi gelmiyor. 

     Bencilmiydi...bilmiyorum 

   Saman Alevi

11 Temmuz 2023 Salı

Sığ derinlikler

 Bu günlerde insanlar bana yaklaştıkça yalnızlığım artıyor.

    

6 Haziran 2023 Salı

Bu akşam muhalefet iktidardan fazla canımı sıktı

 Bunlar zaten kötü.

Ama siz iyiye doğru yol alırken kötü ile bas edebileceginize dair umut verdiniz.

    Eyvah bize yine hüsran düştü.

     Günler geçti ömür bitti.

     Rte'gillerin verdiği zarar bitmedi 

25 Mart 2023 Cumartesi

Zonguldak'lı mıyım


  Uzun Mehmet hastahanesi,ilk adı "Amele Birliği Hastahanesi".

     Beklerken TE aşağıda tren istasyonu gördüm.4-5 sıra vagonlar aynı yöne bakıyordu  hepsinin üzerinde bulunduğu ray makaslar yardımıyla tek bir raya çıkıyordu.. o ray ise Zonguldak'tan Ankara'ya uzaniyordu

 

 Bu amele Birliği Hastahanesi E.K.İ(Ereğli kömür işletmesi)ne bağlı işcilerindi..o zamanlar hem işçi bilinci hem sosyal hakları vardı, lojmanları, sinemaları vardı..

    Sonra EKİ (Özal Döneminde)TKİ yapıldı.. ve Zonguldak'ı zonguldak yapan değerler bir bir eksildi.

     Zonguldak- yeğenim Nevin'in çocukken dediği gibi-Tam bir " merdivenli köy ".

        Yamaçlara tutunmuş evler. 

         Merdivenler .

Yatay dolambaçlı yollardan varılan mahalleler... 





     

15 Mart 2023 Çarşamba

6Subat

 Maraş Pazarcık merkezli deprem ,ardından Elbistan merkezli ikincisi...

      Doğa yer küre kendi devinimini sürdürüyor.

        Türkiye'nin hükümetleri sağlam zeminlere , depreme direnen evler yapmıyor...

      Sonra dönüp o tarafa bakmıyor.

Ve binlerce insan ihmalden ölüyor.

     Hükümet 21 senedir semirmek için kullanmış devletin bütün kurumlarını.. AFAD'ı Kızılay'ı.. Sünni diyaneti..

       Bir kefen bile tedarik edemedi devlet, bir kefen bile. 

7 Şubat 2023 Salı

Dua ve sela ,can kaybı 5894

 Maraş merkez  üssü olan 7,7 ve 7,6 şiddetindeki deprem  sonrası Türkiye Devleti organize olamadı. Hazır değildi. Türkiye bir deprem ülkesiydi ve Devlet top yekün hazır değildi.Bir düğmeye basılmış gibi 10 ile onlarca  enkaz başına dağılamadı ekipler...

sonra allahuekber nidaları..

Zaten morali bozuk insanların umudunu kıran sela vermek işini diyanet anında yerine getirdi. O diyanet ki halkı duaya sevk derken, kendi lüks içindeydi...

trt1de bir spiker hiç bir şey yapamıyorsanız dua edin diye çağrı yaptı.

Buz gibi geçen ilk gecede göçük altındakileri dualar kurtaramadı.Kimbilir kaç insan donarak öldü.

Umutsuz çaresiz zamanlarda kişiler dua eder inandıklarından güç ve destek isteyebilirlerdi..

Ama devletin böyle bir yöntemi olamaz. Deprem gayet somut durum iken ,sen buna karşı dua ederek bekleyemezsin di...

ne demişti Başkan Recep, Amasra madeni en modern sistemle donatılmış en iyi ocaklarımızdandır....Oysa bir ay önce "burada tehlike var"demişti bilir kişiler.. Sonra 43 kişi öldürüldü.


3 Şubat 2023 Cuma

hep aynı yerleri görmek ,rüya ve şiddet

 Birisine "artık hayal kuramıyorum" dedim de, "herkes hayal kurar demez mi...Ben bu sistem içinde ve geldiğim noktada artık hayal kuramıyorum. Onu yapsam bunu yapsam diyemiyorum...Bir akış işte öylesine ..

    Sevgi, özlem, gitmek gelmek yok artık günlüğümün satırbaşlarında. Negatif değilim yine de, bazen pozitif bir his oluyor bende.

     Bir şey canımı arkadaşı arar uzun uzun konuşur kritik yapar dertleşirdim eskiden. Şimdi telefon var,  Kontör var ama arayıp laflamak istediğim kimse yok. Sanırım 40ından sonra değişti arkadaşlığın geniş ufukları , bakış açıları daraldı.  Ben fark edemedim eskisi gibi "haydi sahile inelim, çay, bira içelim, şuraya gidelim, burada gezelim önerilerimin,  birileriyle vakit geçirme gereksinimlerimin karşımdaki tarafından aynen anlaşılmadığını. Farklı olduğumu ben unutmuşken , ...fark ettim ki onlar hem unutuyor hem de hatırlattılar.  Hani "ne unut ne de hatırlat" olacaktı.

    Bir ara değil yıl yıl ay ay zaman zaman depresyonda imişim ben, karamsar ,öfkeli, işleri karıştıranlara karşı "şimdi ne olacak" diyen, hayatın yükü altında ezilirken, günümü daha da zorlaştıranları sonra fark ettim... Anlatacak halim yoktu, konuşacak halim zaten. Çok dağınıktı onlar, toplamak bana bırakılmıştı. Ve benim toplayacak enerjim sıfırdı. Depresyonda olduğunu göremeyen  arkadaş, arkadaş mıdır.

  Erkek kadın fark etmez yeter ki iki laf edeyim. Umutsuz boş hallerime ses olsunlar.. Arkadaşlığın cinsiyeti yoktur, Diyorum anlamıyor,,tam iki laflamak iyi gelecek derken ton ton yük alıyorum. Lafların sığlığı, günlerin sıkıntısını daha da artırırmış meğer... 

  Herkesle konuşacak bir şey ,bir konu vardır derim..ama o benim.

Devamlı aynı rüyaları görmek,,okula geç kalmak sınava geç kalmak, üniforma eksikliği..kalem,kağıt yokluğu..o ağır sıkıntı

sonra bir ev var. beton iç içe dar koridor annem ,bana yer ayırmamış..kötü düzeltilemez denli dağınık ev..bir bayırın eteğinde..aşağıda deniz var. evin önünü kapatıyor başka yapılar.. köydeki, zornguldaktaki evin karışımı..biraz da gebzedeki ev...