2 Mart 2016 Çarşamba

"Neşeni Kaybetmişsin"

İşte bunu söyledi Ayşegül Hanım bana."Neşeni kaybetmişsin, öfkelisin." Ne zaman neşeliydim ben en son. Ve nasıl kaybettim neşemi. Ne zaman beri neşe öfkeye dönüştü. Şimdi düşündüm, en çok yaralayan şeyleri. Yaralandıkça, içime çekildikçe öfke halinde dışa vurumu.Ve öfkemin sadece bana zarar verdiğini. Hayatımı kolaylaştırması bir yana hayatımı çok zorlaştıranları düşündüm. Çocukluğuma gitmeye gerek yok.. mesela 15 senedir Tayyibin halktan nefret eden çıkarcı bencil dayatmacı bir baş kişi olması bile yeter insanın neşesini alıp götürmeye. Kesilen ağaçlar. dövülen hayvanlar,öldürülen kadınlar..ve yerini bulmayan adalet. Mesela 34 adet meyve fidanım olan eski bahçeli evimizin yerine arsa karşılığı daire yapmayı taahhüt eden, güya yeşili koruyacağını sandığım güya adil olacağını sandığım -bir arkadaşımın babası- 34 ağaçtan bir tane bile bırakmayınca. Bir ağaç için çaba göstermek bir yana komşu arsadaki zeytin ağacını dahi söktüğünü görünce en son en ağır depresyonuma giden yola girdim. Mesela kardeşlerim 30 yıl emek verdiğim her şeyi yok sayınca mesela annem sadece kendini düşününce ve en çokta sorumsuz insanlar aldı götürdü neşemi. Bir insanın bana yardım etmesini istemiyorum. İş çıkarması yeter. Anlayışsız sığ insanlar tüketti neşemi. Zeytin ağaçlarımı söken site müdürü.. Gürültücü minibüsler.kaba herifler. Kadın düşmanları,homofobikler... Göz göre göre gerçeği yalanlana çevirenler. Sorumsuzlar. benciller.. Neyse ya..bu konu böyle yazılmayacaktı ...bir ara doğru düzgün yazarım. "kolaysa yaz"

Hiç yorum yok: